Türk gıda ihracatçıları 20 milyar dolarlık BAE pazarında
Ticaret Bakanlığı himayelerinde, Türkiye İhracatçılar Meclisi koordinasyonunda ve Ege İhracatçı Birlikleri organizasyonunda 7-9 Temmuz’da dünyanın en önemli re-export ve lojistik merkezlerinden Birleşik Arap Emirlikleri’ne gıda ürünleri sanal sektörel ticaret heyeti gerçekleştirildi.
BAE’nin Körfez’in en dinamik pazarı olduğunu söyleyen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Ortadoğu ve Afrika bölgesinin de politik ve ekonomik olarak en istikrarlı ve güvenli ülkelerinden birisi olduğundan bahsetti.
“Dünyanın üçüncü, bölgenin ise en önemli ticaret yani re-export merkezi olan Dubai, Körfez Bölgesi'nden, Uzak Doğu'ya ve Afrika’ya kadar açılan bir kapı konumunda. Bölgedeki diğer ülkelerin de önemli ölçüde mal ve hizmet temin ettiği bir ticaret merkezi. BAE’nin yıllık 20 milyar dolar gıda ürünleri ithalatı var. Gıda ihtiyacının yüzde 90’lık kısmını ithalat yoluyla karşılıyor. Tarım özelinde potansiyel 1,75 milyar dolar. Pazar payımız ise 87 milyon dolar ile yüzde 5. Her sene gelişmekte ve artmakta olan ikili bir ticaretimiz var. Helal gıda ürünlerini tercih etmeleri de bizim için önemli bir avantaj. Potansiyel ürünler; tavuk etleri, taze sebze meyveler, özellikle narenciye, şekercilik mamulleri, çikolatalar, pastacılık ürünleri. 18 milyon dolarla mineral sular, 12 milyon dolarla kakaolu mamul ürünler ve yumurta, 9 milyon dolarla çipura, 8 milyon dolarla çikolata olmak üzere geçen sene toplamda 260 milyon dolarlık gıda ihracatımız söz konusu.”
Eskinazi, “Türkiye’nin ilk sanal fuarıyla dijital dönüşümü başlatan ilk birlik olarak onlinedaki tecrübemizi en güçlü olduğumuz gıda sektörüne de taşıdık. 7-9 Temmuz’da BAE’deki potansiyel alıcılarla gıda ihracatçılarımızı buluşturmak için sanal ticaret heyeti düzenledik. Yaş meyve sebze, kuru meyveler, zeytin-zeytinyağı, konserve ürünler, su ürünleri, peynir su ve gazlı içecekler baharat sektörlerinden 22 firma, 50’nin üzerinde yerleşik alıcıyla dijital ortamda 200 civarında görüşme gerçekleştirdi. Ortadoğu ve Afrika’dan başlayan Güney Asya’ya uzanan bir hinterlantta firmalarımızı yeni alıcılarla buluşturmaya devam edeceğiz. Pandemi ülkelere üretim sürecinde kendi kendine yeten, Ar-Ge çalışmalarına, inovasyona önem veren, katma değer yaratan ülkeler haline gelinmesi gerektiğinin sinyallerini verdi. Dünya trendlerini takip edip, trend belirleyen konumda olmamız için oyunun her yerinde olmamız şart.” dedi.
FACEBOOK YORUMLAR