"Salgın, psikolojimizi olumsuz etkiliyor"

Koronavirüs salgını nedeni ile alınan önlemler kapsamında evde kalmak zorunda olmak, salgın ile ilgili belirsizlikler psikolojimizi de olumsuz etkiliyor. Uzmanlar, bu dönemde korunma güdüsü, hastalanmaktan korkma, stres ve kaygının gündelik yaşamı olumsuz etkilediğini söylüyor.

"Salgın, psikolojimizi olumsuz etkiliyor"
29 Mart 2020 - 15:01
Salgın döneminde yaşanılan ruhsal belirtiler bireylerde farklılık gösterirken, en çok görülen ruhsal yakınmalardan biri ise kaygı hissi. Psikoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Hatice Harmancı bu süreçle ilgili şunları söyledi:
 “Kaygı hissi, sürekli endişeli hissetme, tedirgin hissetme, her an bir şey olacakmış gibi hissetme şeklinde açıklanabilir. İnsan fıtratı gereği belirsizliklere tahammül edemez ve kontrolün kendi elinde olmasını ister. Varlığı itibariyle getirdiği bu ihtiyacın tamamen ortadan kalktığı bu dönemde, kaygının yaşanması da oldukça doğaldır. Burada dikkat edilmesi gereken faktör, kaygının yaşanması doğal bir beklentidir ancak artan ve yönetilemeyen kaygı, bireylerin organizasyonunu bozarak gündelik yaşamlarını olumsuz etkiler. Sürecin belirsizliğinin ve can korkusunun getirdiği umutsuzluk, mutsuz hissetme, sinirli olma, öfke patlamaları gibi duygusal değişimler bireylerin ilişkilerini olumsuz olarak etkileyebilmektedir. İnsanların çoğunun ilk defa böyle bir dönemi yaşadığını kabul edersek, sürece uyum aşamasında ruhsal şikayetlerin yaşanması beklenen bir durumdur, ancak ortaya çıkan yakınmalara teslim olmak her alandaki işlevselliği çok daha fazla bozacaktır.”
 Dr. Hatice Harmancı, bu dönemde neler yapmamız gerektiğine ilişkin bazı tavsiyelerde bulundu:
Ruh sağlığımızı nasıl koruyacağız?
  • Kendimiz ve yakınlarımız adına korktuğumuz bu dönemde ruhsal değişimlerin yaşanması oldukça normaldir. Öncelikle bunu kabul etmeliyiz.
  • Yaşanılan ruhsal yakınma normal olsa bile yaşam kalitemizi artırmak için sürece tamamen teslim olmamalıyız.
  • Ne ile karşı karşıya olduğumuzu bilmeliyiz. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli şey kirli bilgiden uzak durmaktır. Özellikle sosyal medya hesaplarından yayılan fantastik paylaşımlardan ziyade işin uzmanlarının verdiği doğru ve bilimsel bilgileri dikkate almakta yarar var.
  • Sürekli yeni bilgi arayışına kısıtlama getirilmelidir. Tek bir alanda sürekli araştırmalara boğulmak da kaygıyı tetikleyebiliyor.
  • Bağışıklık sistemimiz için beslenme kadar önemli bir faktör olan uyku kalitemizi de gözden kaçırmamalıyız. Yeterli sürede ve kalitede uyumalıyız.
  • Bu sürecin bize katabileceği sevdiklerimize daha çok zaman ayırma, hobilerimizle uğraşma, tamamlanmamış işlerimizi bitirme gibi olumlu taraflara odaklanmalıyız.
  • Gevşemeyi sağlayan yoga, meditasyon gibi egzersizler rahatlamaya yardımcı olacaktır.
  • Her şeye rağmen ruhsal sıkıntı devam ediyorsa mutlaka profesyonel destek alınmalı.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum